“İyi
insan aklından hiç kötülük geçirmeyen saf insan değildir. İyi insan; her
kötülüğün farkında olup iyiliği tercih edendir.”
Yukarıdaki saçma yargıyı kim ortaya koydu bilmiyorum
fakat çokbilmiş kişisel gelişimcilerin ürünü olduğu aşikâr. Böyle sağlıksız çıkarımlarla dimağları
kirleten, ortalıkta kişisel gelişimci diye cirit atanlar..
Başka toplumlarda kişisel
gelişim-ci (pazarlamacı, satıcı der gibi) diye bir kavram var mıdır
şüpheliyim. Bir konuyla alakalı ihtisas yapıp o konuda derinliğine çalışma
yürütmek, hizmet vermek değil midir aslolan? Bizde olansa üç beş seminere (-ki
bunlardan bir kaçı yurtdışından olursa çok daha şık olur) katılıp sertifika
almak. Sonrasında afili sosyal medya hesaplarından ‘kapak’ sözlerle herkesin
dikkatini çekmek.. Felsefe, psikoloji okumayı bir kenara bırakın herhangi bir
zaman ufacık bir tefekkür halinde olan bir insanın edebileceği sözler değildir
bunlar. “Çağ kötü, herkes kötü aman haa
aldanmayasın, üzülmeyesin, yanılan sen olmayasın !” diye uyarır dururlar. Uyanık
olmayı, aldatılmamayı, kullanılmamayı kısaca çakal olmayı tavsiye ederler.
İyi kalpli olmak, saflık aptallıkken; iyilik yapmak da enayiliktir lügatlarında.
Kötü olmamayı değil, kötü düşünmemeyi değil; kötülük karşısında kendi paçanı kurtarmayı salık verirler.
Özgüveni eksik, sorgulamayı sevmeyen, egosunun okşanması hoşuna gidenlerimiz
bunları birer reçete gibi alabiliriz maalesef. ‘Sen sıradan olma, sen herkesten farklı ol, dikkat çek, kazanan sen ol’
dürtüsüyle kendisiyle barışık olmayanları pohpohlayarak aslında kendilerini
pazarlarlar.
Hayat stratejilerle hareket edecek kadar karmaşık mı
peki? Çok basit, dümdüz her şey oysa. Bir iyi var bir kötü, bir doğru var bir
yanlış. Ben kötülüğü de bilirim ama tercih etmiyorum diyerek sizin egonuzun
okşanmasına sebep olan kişilere itibar niye? Birileri de çıkıp size kötülüğü
biliyorsan, kusura bakma sen pek de iyi değilsin deme hakkı verirsiniz. Kuzunun
kurdun düşünceleriyle ne işi olur ki? Aldansa da yaralansa da yok olsa da kuzu
temizliğinden saflığından dolayı iyidir. Ben bütün kötülerin ve kötülüklerin
farkındayım ama öylesine erdemliyim ki iyiliği seçiyorum demek kocaa bir
yalandır, kuzu postu giymiş kurdun yalanıdır. İyiler kötülük karşısında
şaşırırlar, kötülüğün ne olduğunu bilmezler unutmayın. Her yandan size
dayatılan özgüven, iyilik, farkındalık ile ilgili sözüm ona özlü sözleri
yüreğinizin süzgecinden geçirmeniz ve sorgulamanız dileğiyle yazımı Sadi Şirazi’nin
bir öğüdüyle sonlandırıyorum.
“..İyi insan olmak için.. Kendini kötü işlerden koru. Başına
kuzu derisinden bir şey geçirmekle insan derviş olamaz..”